Bakü ile Erivan arasında 2024’ün sonu – 2025’in başında bir barış anlaşmasının imzalanması ihtimali hâlâ mevcut. Her iki tarafın da müzakere sürecini uzatmama yönünde gerekçeleri olduğu dikkate alınmalıdır.
Rus siyaset bilimci Mikhail Neyjmakov, AZERTAC’a yaptığı açıklamada, Bakü ile Erivan arasında yakın zamanda barış anlaşmasının imzalanması ihtimaline ilişkin yorum yaparken bu sözleri söyledi.
Ona göre, Bakü’nün bölgedeki güçler dengesindeki değişikliği resmi bir anlaşma düzeyinde belirlemesi önemli ve büyük olasılıkla Ermeni tarafı da cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasının kritik aşamasıyla bağlantılı olarak. 2024 yazından kasım ayına kadar olan dönemde Amerika Birleşik Devletleri’ne Nikol Paşinyan’ın ekibinin sık sık yaptığı ziyaretler, hızla yöneldiği Washington’un dikkatinin Güney Kafkasya’dan başka yöne çekilebileceğini dikkate alarak manevra alanı oluştuğunu anlıyor. onun için azalabilir.
Ajansın muhatabı şunları ekledi: “Mevcut protesto kampanyası Nikol Paşinyan hükümetinin devrilmesiyle veya en azından bu tür risklerin önemli ölçüde artmasıyla sonuçlanırsa müzakerelerde ciddi bir kesinti yaşanabilir. Ancak şimdilik Ermenistan’ın mevcut hükümetinin durumu kontrol altında tutması daha muhtemel.”
Siyaset bilimci ayrıca, bölgedeki ulaşım iletişiminin engellenmesi gibi tartışmalı konuların barış anlaşması müzakereleri için bir risk faktörü olmaya devam ettiğine de dikkat çekti. “Bu konu büyük olasılıkla müzakerelerin en zor konularından biri olacak, ancak muhtemelen önümüzdeki aylarda bu alanda uzlaşmaya varma çabaları daha aktif olacak. En azından Ermenistan Parlamentosu Başkanı Alen Simonyan’ın tüm iletişimin açılması fikrinin büyük önemine ilişkin son yorumları ve daha önce oldukça sorgulanan Kasım 2020’de imzalanan Üçlü Bildiri’ye atıf yapması Nikol Paşinyan’ın ciddi bir şekilde yaptığı açıklamalar, tarafların bu konu üzerinde olduklarını ve diyaloğu sürdürmeye hazır olduklarına dair sinyal alışverişinde bulunduklarını gösteriyor” dedi Mikhail Neyzhmakov.
Uzman aynı zamanda, söz konusu Üçlü Bildiri’nin ateşkese ilişkin hükümlerinden farklı olarak, tarafların iletişimin başlatılmasına ilişkin yeni formatlar üzerinde anlaşmaya varma ihtimalinin daha yüksek olduğunu da sözlerine ekledi.
